24 Mart 2012

İki

...

- Hadi bitir de, çay koyuyum
+...
- Çok mu demli oldu?
+ Yok iyi.
- Şeker?
+1 kaşık
- Şekerli içerdin eskiden?
+ Azalttım artık.

...
- Maviyi fazla mı kullanmışsın?
+ Ya, ışık arkadan gelirken, renkler patlamaz. Tuval üzerinde de maviyi az kullanınca, gölgelendirme eksik kalıyor. Işığın açısı karışır o zaman.
- Sen daha iyi bilirsin tabii. Adı ne olacak bu tablonun?
+ Sen koymak ister misin?
- Gerçekten mi?
+ Neden olmasın?
- Hmm... Huzur nasıl?
+ Güzel. Huzur olsun o zaman. Ama huzur olması için bir kaç ilişki çıkarmam gerekiyor geçmişten.
- Çıkarmadan olmaz mı?
+ Olur ama bozulur sonra. Sonra düzelir belki ama huzur bi kere bozuldu mu, yerine konan şeyde şüphe de olur.
- Huzurun içinde şüphe olmaz mı?
+ Olur. Hem birinden şüphe duyarken, hem yanında huzurlu olabilirsin. Ama aşık olman gerek bunun için.
- Aşık değil misin?
+ Şüpheyi kaldırabilecek kadar değil.
- Hiç şüpheyi kaldırabilecek kadar aşık oldun mu?
+ Oldum.
- Nasıl bir histi?
+ Güzel bir şey değil. O denli aşık hallerimi sevmem ben. Konuşamayan, gülemeyen, düşünemeyen bi salağa dönüşürüm. Bu mavi böyle iyi.
-...
+ O his de güzel aslında.
- Hangisi?
+ O ilk zamanlar hani. Elini nereye koyacağını, cümleyi nereye bağlayacağını bilemediğin ilk zamanlar.
- Yaşadın mı yakın zamanda.
+ Yaşadım tabii.
- Birine aşık oldun yani?
+ Oldum.
- Sonra ne oldu?
+ Sonra geçti.
- Bir hastalıkmış gibi konuşuyorsun.
+ Öyledir zaten.
-...

...

-Çayın soğuyacak.
+Soğusun. Sıcak içemiyorum zaten.
...

- Hep bu şarkıyı mı dinlersin, resim yaparken. Ne zaman yanına gelsem bu çalıyor.
+ Evet. Kafamı boşaltıyor bu.
- Adı ne demiştin?
+ Light's theme diye geçiyor. Bi animeden.
- Hiç izlemedim anime.
+ Ben de.
...

- Dolduruyorum.
+ Yok ben almıyım.
- Bitti zaten, sonu bu.
+ İyi bakalım.
- ...
+ Bir kaşık daha koysana.

...

Hiç yorum yok: