26 Ekim 2011

Bir Denizkızıyla Sevişmek


Yakamozla, ayın şavkının aynı şey olmadığını bilenler anlamaz, cehaletin getirdiği mutluluğu. O anı doya doya yaşamak için verebilir oysa herşeyini, diliyle pulların üzerinde gezinen bir alim. Bilmek, işe yaramıyor -ki en azından- zevk almak için altındakinin ne olduğuna bakmamalı...


Nisan 2007 - İzmir

24 Ekim 2011

Trenler


trenler geçiyor canım
ve sen ıslaksın hiç olmadığın kadar
uzan dizime başlasın şu aksak ritmli şarkı
başlasın ve hikayeme başlayayım sonunda...

kıvırcık saçlarıyla bir kadın
en sevilesi haliyle yakmış sigarasını
ateş dışında, duman içinde
ve her haliyle namussuz, her haliyle aldatan
Aralık kapında

her beklendiğinde gelen bir bahara açmış kucağını
duruyor yolun ortasında
ağlama,
yağmurların sabredecek, kaybedecek gözyaşlarını

(bira kapaklarından yapılan minarelere çıkıp
ezanlar okuyan çocuk yaşta imam
takkesini düşürür de rüzgarda
allah alır götürür, kuş yapar, uçak yapar onlardan
is kokusuyla bir çipura yersin
dersin bu ne böyle tavuk mu balık mı belli değil!?
dert etme eninde sonunda
hiç sevmediğin bi adam yatacak
bu gece yanında)

keman sesleri ruhuna verir özgürlüğü
en büyük aşk yayların tellere dokunuşudur
en güzel seks küçük bir öpücükle başlar unutma
sen de dinlediğinde iç gıcırtısıyla donuklaşmış
küçük burunlu hayallerin peşindeki şarkıyı
anlayacaksın tıpkı benim gibi
güneşten geldik aslında.

seyahatim gözlerine değil
ve fotoğrafta çok yeşil çıkmış ağaçlara
dadanmak da yok.
ayakkabılarını hep çok sevdim
bana doğru yürümeyen adımların dışında
neyse boşver bunları ve gülümse
en azından daha yakışıklı
bir adam yaklaşacak yanağına

sonra en dar pantolonlu hayallerimle
ki düğmeler bile sıkı sıkıya kapalı
(ancak feryattalar özgürlük şarkılarıyla)
sesin duyulur bazen
sesin
halbuki ne basittir
cümleler kurman yakınındaki bir insana

sonra derler okyanus kenarında
biliyor musun hiç de büyük değilmiş aslında
hiç de büyük değilmiş
binalar, insanlar, şu okyanus
hiç de büyük değilmiş şu kadarcık hayal gücüm yanında

trenler geçiyor canım
trenler geçiyor içimdeki en kutsal mabedin hemen yanı başında
trenler geçiyor
bu bahardan, başka bir bahara...



Aralık 2010 - İzmir