20 Aralık 2009

Eğlencem Senin Parmaklarında


ellerini hangi piyanonun üstünde bıraktın Lara?
hangi notanın ucunda?
Oysa çok ihtiyacım vardı şefkatine parmaklarının...
Oysa tenimde daha çok, dokunulmadık yer...

ellerini hangi piyanonun üstünde bıraktın Lara?
aldatılışının intikamı bu mu olmalı?
hadi çal bir daha
hadi çal ne olur...
Ölmeden önce. bir kez daha...
başka bir şey istemeyeceğim...
Ne son bir sarılma,
ne son kez ıslak dudaklarını,
bir kez daha hissetme arzusu.
mekân, kayıp.
vakit, dar.
Sadece bıraktığın notadan başla
ve o güzel şarkıyı kaldığın yerden çal.

ben, sıkıldım aramaktan Lara.
bulmak umrumda değil artık.
ne bir başka rengi o anlamsız kelimenin
ne başka dostlar yanımda istediğim
ben sıkıldım aramaktan.
ben kaybettikçe dostlarım çoğaldı.
İhanete uğradıkça daha sıkı sarıldılar bana.
Ve sarılanlar ihanet ettikçe,
başkaları
ve daha sıkı
sarıldılar bana.

uğuldayan rüzgârla karışık o müzik sesi
ruhuma dolan.
Yalan değil, hatırlıyorum
Zihnimin dilinin ucunda.
Bir başlasan, Lara bir başlasan,
sonra ne son bir sarılma
ne son kez ıslak dudaklarını
bir kez daha hissetme arzusu,
ne bir elveda

ben değiştim Lara,
gülen gözlerle insanlara bakan
ve kaygısız zaman öldüren
sokaklarda
ve yağmur altında ıslanmaktan
korkmayan
ve peşinden giden bir sevgili için
hangi şehir olursa olsun
ve peşinden giden
ve her zaman
peşinden...

Ben.
Sıkıldım Lara.
Eğlencem senin parmaklarında...
Dilersen parmakların uzağımda kalsın
ve sen de onlar gibi uzağımda kal
dilersen oturuver taburene
ve o şarkıyı kaldığın yerden çal.

ekim '06

Hiç yorum yok: